İngilizcede Evlenmek Teklif Ederken Kullanılacak Romantik Cümleler

İlk randevunuzdan bu yana altı ay geçmiş ve onun tam da aradığınız kişi olduğunu anlamış durumdasınız. Uzun zamandır beklediğiniz, hayatınızı birlikte geçirmek istediğiniz o kişiyle birliktesiniz. O kusursuz nişan yüzüğünü bulmak için harcadığınız günlerin ardından, teklifinizi de aynı kusursuzlukta yapmanın vakti geldi.

Sadece ufak bir ayrıntı var: aynı dili konuşmuyorsunuz. İkiniz de ilk dilleri farklı olan iki farklı ülkeden gelmişsiniz. İkiniz de İngilizce konuşabildiğinizden, bu iletişim yolunu seçmişsiniz. Başlangıçta biraz zorlansanız da, bu sayede hayli pratik yapma imkanınız olmuş. Ve artık onun evlenmek istediğiniz kişi olduğundan emin olduğunuza göre, o önemli soruyu nasıl sormalısınız? Neyi nasıl söylemelisiniz? Endişelenmeyin. Birçok çift aynı yollardan geçmiş ve şu anda mutlu bir evlilik sürdürmekte. Siz sadece kendinizi iyi hazırlayın ve olabildiğince doğal olun. İşte size birkaç tüyo ve işinize yarayabilecek cümle.

Konuşmanızı Hazırlayın

It is important that everything you say is authentic and comes from the heart. It does not matter if the language you use is simple, what matters is being original and sincere. Do not use pre-made sentences. Think about what you would like to say to them, the aspects of their personality that you value most, and how the fact of having met this special person has enriched your life. Here are some things you could include in your speech.

Söylediğiniz her şeyin gerçek ve kalpten olması çok önemlidir. Kullandığınız dilin basit olması önemli değil, önemli olan orjinal ve samimi olmanız. Hazır kalıplar kullanmayın. Ona ne söylemek isterdiniz; onun en değer verdiğiniz özelliklerini ve o özel insanı tanımanın hayatınızı nasıl zenginleştirdiği düşünün. İşte konuşmanıza ekleyebileceğiniz birkaç cümle.

İlk buluşmanız

İlk karşılaşmanızı hatırlamaya çalışın. Ne yapıyordunuz? Ne düşündünüz? Farklı olan neydi? Nasıl giyinmiştiniz? Size ne söyledi? İlk tanışmanızı ayrıntılarıyla hatırlamanız partnerinizin hoşuna gidecektir çünkü bu önemsediğinizi gösterir.

Do you still remember when we first met? I still remember your red coat and your striped scarf. You were so beautiful and charming!
(İlk tanıştığımız zamanı hatırlıyor musun? Kırmızı montun ve çizgili atkın hâlâ aklımda. O kadar güzel ve çekiciydin ki!)

The first time we met I was having such a difficult day at work. I entered that bar so angry, but when I saw you, the way you smiled at me made me instantly forget about all my bad mood!
(İlk tanıştığımızda işyerinde o kadar zorlu bir gün geçirmiştim ki. Bara sinirli sinirli girmiştim ama seni görünce, bana attığın gülümsemeyi görünce, her şeyi bir anda unutuvermiştim!)

Ruh Eşinize Dair Sevdiğiniz Şeyler

İç güzelliğine özellikle dikkat ederek, ona dair en çok sevdiğiniz şeyleri düşünün. Onun kişiliğini özel kılan ne? Onun gibi olmak için ne yapmak isterdiniz? O sizi nasıl tamamlıyor?

I really admire the strength you have and the passion you put in everything you do. I have so much to learn from you!
(Güçlü olmana ve yaptığın her şeyi tutkuyla yapmana hayranım. Senden öğreneceğim ne çok şey var!)

You make me so happy when you want to share my interests and come bowling with me even though you told me you never liked it. I really appreciate your efforts to please me!
(Benim ilgi alanlarımı paylaşman ve hiç sevmem demene rağmen benimle bowling oynamaya gelmen beni o kadar mutlu ediyor ki. Beni mutlu etmek için harcadığın çaba için sana gerçekten müteşekkirim!

Ne kadar Önemsediğinizi Anladığınız An

Evlenme teklif etmeye karar verdiğiniz ilk anı düşünmeye çalışın. Aradığınız kişinin tam olarak o olduğunu nereden bildiniz? Neredeydiniz? Onun doğru kişi olduğunu anlamanızı sağlayacak özel bir şey mi oldu? Belki en sevdiğiniz Şampiyonlar Ligi takımı için sizinle aynı tutkuyu paylaşmıştı ya da işte 12 saat boyunca ayakta durmalarına rağmen sizinle buluşmayı kabul etmişti. Ne olmuştu da ömrünüzü onunla geçirme isteği uyanmıştı içinizde, bunu da konuşmanızda belirtin.

Do you still remember the day we were walking by the seashore and you jumped in the sea laughing and started swimming with your clothes on? You were so funny and charming at the same time. That was the moment I realized that you were the one I love!
(Sahilde yürürken gülerek suya atlayıp giysilerinle yüzdüğün günü hatırlıyor musun? Hem çok komik gözüküyordun, hem de aşırı tatlıydın.)

Do you still remember that day when you had programmed an excursion with your colleagues, but I had a cold and you gave up the tour and came to my house just to watch football with me? We had such a good time and then you fell asleep on the sofa. I felt like I could spend the rest of my life with you that day.
(İş arkadaşlarınla bir gezi planladığınız gün ben hasta olmuştum, sen de gitmekten vazgeçip yanıma gelmiştin ve futbol izlemiştik, hatırlıyor musun? Ne güzel vakit geçirmiştik. Sonra sen koltukta uyuyakalmıştın. O gün hayatımın geri kalanını seninle geçirebileceğimi anladım.)

Ortak Hedefleriniz

Biriyle evlenme kararı sadece romantizm sonucunda alınmaz. Romantik aşk evliliğin en önemli unsuru olsa da, kararınızı etkileyebilecek dikkate alınması gereken başka unsurlar da vardır. Ne gibi ortak hedef ve değerlere sahipsiniz? Hangi unsur ikinizi mükemmel bir ekip yapıyor? Belki iki taraf da gönüllü işler yapmayı seviyor veya geniş aile kurmayı tercih ediyordur. Sahip olduğunuz ortak unsurların birlikteliğinizi nasıl güçlendireceğini ve anlamlandıracağından bahsedin.

I like you and seeing just how much we can achieve together. We share the same dreams and goals. With your determination and my experience, we can accomplish a lot!
(Birlikte neler başarabileceğimizi görmek hoşuma gidiyor. Aynı hayal ve amaçlara sahibiz. Senin azmin ve benim deneyimimle, ne çok şey başarabiliriz!)

I never dreamed I would find someone who shares the same passion for Africa and photography as me. We are the perfect match!
(Afrika ve fotoğrafçılık için benimle aynı tutkuyu paylaşan birini bulabileceğimi düşünmezdim hiç. Birbirimiz için yaratılmışız!)

Cümleler

Bir kez daha söyleyelim, konuşmanız benzersiz, doğal ve samimi olmalıdır. İşte o önemli ‘Will you marry me? sorusundan önce söyleyebileceğiniz birkaç cümle:

These are just some of the reasons why I can’t live without you anymore.
(İşte bunlar neden sensiz yaşayamacağıma dair nedenlerden birkaç tanesi.)

Is it surprising then if I feel that you are the one I truly love?
(Gerçekten bir tek seni seveceğimi hissetmem şaşırtıcı bir şey mi?)

You deserve someone who loves you and respects you from the bottom of his heart. Will you allow me to be that man?
(Seni tüm kalbiyle sevecek ve saygı duyacak birini hak ediyorsun. O adam olmama izin verir misin?)

When I first saw you, I realized you were the one, and it has just been a matter of time proving it. My future is in your hands now.
(Seni ilk gördüğümde o olduğunu anladım ve zaman bunun kanıtıydı yalnızca. Geleceğim artık senin ellerinde.)

When I think about you, I know there is no one else I can love the way I love you.
(Seni düşündüğümde, senin gibi bir daha başka kimseyi sevemeyeceğimi anlıyorum.)

It has been great to find each other! I bet you are the one I can spend my life with. Will you let me prove it to you?
(Birbirimizi bulmuş olmak harikaymış! Hayatımın sonuna kadar birlikte olmak istediğim kişi olduğuna eminim. Bunu sana kanıtlamamı ister misin?)

Bunlar evlenme teklifinize mükemmel girizgâhı yapmak için birkaç fikir sadece. Bu örnekleri kendi aşk hikayenize uyarlama konusunda yardım istiyorsanız, ABA English’in sunduğu İngilizce kursuna başlayabilirsiniz. Ana dili İngilizce olan öğretmenlerimiz size yardım etmeye ve sorularınızı cevaplamaya hazır. Mükemmel bir ilan-ı aşk için hazır mısınız?

Evet, kursa yazılmak istiyorum!
Evet, uygulamayı indirmek istiyorum!

Leave a Reply

Your email address will not be published. Required fields are marked *