Kışın gelmesiyle birlikte, günler daha kısa ve soğuk olmaya başladı. Avrupa ve Amerika Birleşik Devletleri’nin bazı bölgelerinde, yağmur yağışları arttı ve kar yağışına bile görebiliriz. Ancak, iklim değişikliği yüzünden hava durumu gitgide dengesizleşmeye başladı. Bu yüzdendir ki, güneşli ve güzel bir sabahın ardından kendimizi sert bir fırtınanın içinde bulmak artık normalleşti. Hatta bazı ülkelerde yılın her günü tahmin edilemez havalarla karşılaşmaya başladık. İrlanda’ya veya Birleşik Krallığa geldiğinizde, aynı gün içinde güneş, yağmur, kar ve rüzgara denk gelseniz ne olurdu? Hava değişimleriyle soğuk almadan başa çıkmaya hazır olur muydunuz?
Havanın kaprisli olduğu yerlere seyahat ettiğinizde, yanınızda bir şemsiye, rüzgarlık ve yağmurluk almak mantıklı bir harekettir. Aynı şekilde, hava tahminlerine göz atmak da iyi fikirdir! Bu yazıda sizinle sonbahar alışverişlerinizde veya havanın ani değiştiği zamanlarda yardımcı olacak kelime ve cümleleri paylaşmak istiyoruz.
Kelimeler
İşte kış alışverişleriniz için gerekli olabilecek giysilere ilişkin kelimeler.
Giysiler, ayakkabı ve aksesuarlar
Anorak / windbreaker (anorak / rüzgarlık)
Belt (kemer)
Blazer (blazer ceket)
Blouse (bluz)
Boots (bot)
Button (düğme)
Cap (kep)
Cardigan (yelek)
Coat (kaban)
Dressing gown (sabahlık)
Gloves (eldiven)
Hat (şapka)
Hoody / sweatshirt (kapşonlu)
Jacket (ceket)
Jumper (hırka)
Leggings (tozluk)
Overcoat (pardesü)
Pocket (cep)
Pullover (kazak)
Raincoat (yağmurluk)
Scarf (atkı)
Size (beden)
Socks (çorap)
Sweater (süeter)
Sunglasses (güneş gözlüğü)
Tracksuit (eşofman)
Tights (tayt)
Trousers (pantolon)
Waistcoat (jile)
Umbrella (şemsiye)
Zip (fermuar)
Kumaşlar
Cotton (pamuk)
Leather (deri)
Wool (yün)
Canvas (kanvas)
Denim (denim)
Linen (keten)
Silk (ipek)
Suede (süet)
Synthetic fibre (yapay elyaf)
Velvet (kadife)
Fiiller
To get dressed (giyinmek)
To get undressed (soyunmak)
To get dressed up (şık giyinmek)
To get changed (üzerine değiştirmek)
To match (uydurmak)
To put on (üzerine giymek)
To take off (çıkarmak)
To try on (üzerinde denemek)
To wear (giymek)
To suit (takım elbise giymek)
To tie (kravat bağlamak)
To undo (düğüm açmak)
To untie (bağ çözmek)
Sıfatlar
Baggy (bol)
Big (büyük)
Casual (gündelik)
Cheap (ucuz)
Elegant (zarif)
Expensive (pahalı)
Fashionable (modaya uygun)
Formal (resmi)
Loose / sloppy (gevşek)
Ordinary (olağan)
Unfashionable (demode)
Oversize (büyük boy)
Shabby (yırtık pırtık)
Tight (sıkı)
Tasarımlar
Checked (ekose)
Solid (tek parça)
Spotted (puantiyeli)
Striped (çizgili)
Tartan (kareli)
Floral (çiçekli)
Cümleler
This dress is too big. Can I try a smaller size?
(Bu elbise çok büyük. Daha küçük bedenini deneyebilir miyim?)
I need a warm coat.
(Sıcak tutan bir monta ihtiyacım var.)
This skirt looks a bit sloppy on the side.
(Bu eteğin kenarları biraz gevşek duruyor)
Do you also do tailoring?
(Terzilik de yapıyor musunuz?)
Could you take measurements for the hem?
(Etek ölçüleri alıyor musunuz?)
Do you have this shirt in another design?
(Bu tişörtün farklı tasarımı var mı?)
I would like to try these shoes in size 5.
(Bunların 5 bedenini denemek istiyorum)
Acil durum cümleleri
This cotton shirt is too light for today’s weather. I feel very cold!
(Bu pamuklu gömlek bugünkü hava için çok hafif. Çok üşüyorum!)
Do you know where I can buy an umbrella?
(Nereden şemsiye alabileceğimi biliyor musunuz?)
I forgot my raincoat.
(Yağmurluğumu unuttum)
Can I have some rain boots?
(Yağmur botları alabilir miyim?)
Yeni kışlık gardrobunuz için hazır mısınız?
Artık sonbahar alışverişi için bütün kelime ve cümleleri öğrendiniz sayılır. İngilizce konuşulan bir ülkeyi ziyaret etmeyi düşünüyorsanız, farklı durumlarda iletişim kurmanız gerekebilir. Hiç internet üzerinden İngilizce kursu almayı düşündünüz mü? ABA English, doğal ve sezgisel yöntemiyle sizi gündelik konuşmalara hazırlamaya yardımcı olur. 144 video ders ve kısa filmin yanı sıra, kendinize ait öğretmeniniz sayesinde bütün sorularınıza cevap bulabilirsiniz.